Sir John Templeton 19 yaşındayken eşiyle birlikte aylık gelirlerinin %50'sini kenara koyma kararı almıştı.Bunun bazı aylarda, özellikle de komisyonunun çok düşük geldiği zamanlarda, çok zor olduğunu söylüyordu.
Milyarder oldu, bunun yanı sıra dünyanın en çok saygı ve ilgi gören fon menajeri oldu.
Bugün hayatındaki en önemli anların, karar vermiş olduğu %50'yi neredeyse kenara koyamayacağı kadar az kazandığı zamanlar olduğunu söylüyor.
Warren Buffet de Amerika'nın hatta dünyanın en zengin adamlarından biridir.
Nasıl bu kadar çok zengin oldu?
Onun reçetesi: "Biriktir ve yatırım yap; yeniden biriktir ve yatırım yap."
Warren Buffet gazete dağıtımcısı olarak işe başladı ve biriktirdi.Elinde tutabildiği her doları biriktirdi.Kendisine neredeyse hiçbir şey almıyordu; çünkü parayı harcayabileceği bir şey olarak değil, miktarı hep gelecekte edeceği değer olarak görüyordu.
Bu nedenle kendisine araba bile almadı.Arabanın değeri olan 10.000 dolar yüzünden değil; bu 10.000 doların 20 yıl sonra edeceği değer yüzünden almamıştı.
Belki de bunun ne kadar sıkıcı olduğunu düşünüyorsunuz.
Gerçek olan şu ki, bir şeyin sıkıcı mı yoksa heyecan verici mi olduğu bakış açınıza bağlıdır.
Eğer 40 yıl önce o, 10.000 dolarınızı Warren Buffet'e yatırmış olsaydınız, bugün o para hiç de o kadar sıkıcı olmayan 80.000.000 dolarınız olurdu.
Tarihteki zengin girişimcilerin ortak yanı, hepsinin de tutumlu, tutumlu ve tutumlu olmalarıdır.Kazandıklarından çok daha azını harcadılar ve akıllı yatırımlar yaptılar.
Tabii ki tutumluluk tek başına zenginliklerini oluşturmamış; ancak varlıklı olmanın temel kurallarından biri olarak ana nedeni oluşturmuştur.Tutumlu olmayan zengin bir girişimci bulamazsınız...
KAYNAK: Der Weg zur finanziellen Freiheit: In sieben Jahren die erste Million / Bodo Schäfer
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder